2014 yılının iddialı korku filmlerinden olan Lucifer’in senarist ve yönetmenliğini Gust Van Den Berghe yaptı. Belçika’dan çıkan ve 25 yaşında olmasına rağmen birçok filme imza atmış Gust Van Den Berghe iddiasını Lucifer’de de göstermeyi başardı. Üçüncü filmi olan Lucifer, kullanılan müzikler, teknik ve hikaye konularında üstün bir performansla seyirci karşısına çıktı. Ünlü yönetmen ilk filmi olan Little Baby Jesus of Flandr’da tüm oyuncuları down sendromlu kişilerden seçmiş ve filmi siyah beyaz çekmişti. Lucifer filminde kullanılan kameranın dairesel özellikle olması diğer filmlerden onu ayıran bir özellik. Film tondoskop adı verilen farklı bir teknikle çekildi. Son yarım saat dışında tüm film dikdörtgen çerçeve yerine yuvarlak bir çerçeveye sahiptir ve bu onu son zamandaki filmlerden ayıran bir özellik olarak karşımıza çıkıyor.
Film mucivezi bir şekilde gökten sallanan bir merdivenin, cennetten dünyaya bir meleğin geçişine aracılık etmesiyle başlıyor. Daha sonra Lucifer yaptığı iyilikler ve mucizelerle dikkat çekmeyi başarıyor. Lupita ( Maria Toral Acosta) ve onun torunu Maria (Norma Pablo) Lucifer’le tanıştıklarında, Lucifer, onların yaralı bir kuzusunu kurtarıyordu. ( Burada İsa’nın iyi çoban (good shepherd) lakabına küçük bir gönderme yapılmıştır.) Daha sonra Lucifer Lupita’nın ayyaş kardeşi Emanuel’i 4 yılın sonunda ilk defa ayağa kaldırmış ve yürümesini sağlayarak bir mucize daha göstermiştir. Onun mucizelerini gören bir kadına ben insanlar için çalışır ve onların ihtiyaç duydukları şeyleri yaparım demiştir. İnsanlara yardım eden bir Lucifer karakteri ile İsa peygambere gönderme yapılmıştır. Çünkü İsa da birçok mucize göstermektedir.
Daha sonra bir gün Lucifer göründüğü kadar hızlı bir şekilde ortadan kayboldu. Gidişiyle köylüleri mucizeler gösteren meleklerinden mahrum bıraktı. Maria, onun kendisi için geleceğine inanıyorsa da köydeki dedikodulara göre Maria Lucifer’i ayartmaya çalışarak gitmesine neden olmuştu. Herkes kendisi için bir mucize talep ederken, bir federal (fernando silva) gelip onları mülkiyetlerini ellerinden almakla tehdit ediyordu. Tüm bu olaylar olurken köyün rahibi (Sergio Lazaro Cortes) yeni bir kilise yapılması için kilisenin hoparlörlerinden propaganda yapıyordu.
Filmin konusu ve insanlığa bakış açısı oldukça ilginç fakat Lucifer filmi görüntü açısından eleştirilebilecek birkaç ayrıntı içeriyor. Filmde kullanılan tondoscope tekniği her ne kadar teknolojik açıdan ilginç bir fikir olsa da, kullanım açısından bazı eksiklikleri de yok değil. Filmde kullanılan yuvarlak çerçeve, filmin farklı olmasını sağlarken, seyircinin hikayeyle bütünleşmesi arasında büyük bir engel oluşturuyor. Filmin senaristi Van den Berghe ve görüntü yönetmeni Hans Bruch Jr. tondoskop yönteminin sinemada farklı efektif kullanılmalarını gerçekleştirmeye çalışmış olsa da, bunun ekran dışına nasıl yansıyacağını düşünmemiş olabilir. Yani tondoskop kamerayla çekilmiş, farklı bir görüntü elde edilmiş ve sanatsal açıdan değerli bir film elde etmişlerse de bunun izleyiciyi nasıl etkileyeceğini düşünmeden yalnızca sanata odaklanmak seyirci açısından kötü bir imaj oluşturabilmektedir. Yuvarlak çerçeve, Rönesans döneminde de sıklıkla resimlerde kullanılan bir tekniktir. Her ne kadar resimlerde ilgi çeken bir teknik de olsa, yuvarlak çerçeve 100 dakika süren bir filmde kullanıldığı zaman ilgi çekiciliğini yitirebiliyor.
Filmde oyuncular ve hikaye izleyici için ilgi çekici olsa da bazılarına filmin genel görüntüsü ilk bakışta karanlık ve kasvetli gelebilir. Filmin kasvetli görünümüne aldırmadan felsefesini çözmeye çalışarak izlerseniz ne kadar derin anlamlar sakladığını fark edersiniz. Filmde kullanılan tondoskop kamera filmi dürbünden izliyormuş hissine kapılmanıza neden oluyor. Bu çok kullanılmayan yeni bir teknik olması nedeniyle filme gizemli bir hava veriyor. Oyuncular özellikle başrol oyuncusu lucifer’in bırakması gereken imajını oldukça iyi yansıtıyor. Lucifer’in başrol oyuncularından lucifer karakterini canlandıran Gabino Rodriguez, ilginç surat ifadesiyle lucifer karakterinin korkutucu havasına oldukça katkıda bulunmuş.
Filmde anlatılmak istenen konu oldukça felsefi nitelikler taşımakta. İyi ve kötünün ayrımı, şeytan iyi midir kötü müdür? Sorularını bol bol soracağınız bir akışa sahip. Lucifer kötü karakter gibi gözükse de yaptığı iyilikler onun aslında öyle olmadığını anlatıyor. Bu bir tezat oluşturuyor ve insanın aklında çözmeye çalıştığı garip sorular bırakıyor. Filmin bu gizemli havası da onu izlemeye değer kılan detaylar arasında yer alıyor.
Lucifer Filmi Oyuncuları:
Gabino rodriguez:
Daha önce de birçok korku filminde rol alan Gabino Rodrugiez Lucifer rolü için adeta biçilmiş kaftan. Gabino Rodrugiez, oyunculuğu ve ifadesi ile Lucifer rolünün hakkını vermiş.
Norma Pablo:
Norma Pablo filmde yaşlı Lupita’nın torunu rolünde yer alıyor. Daha önce The violin, Man on fire filmlerinde de rol almıştır.
Maria acosta:
Film’de Lupita’yı canlandırıyor.
Jeronimo Soto Bravo:
Lupita’nın kardeşi Emanuel’i canlandırıyor. Emanuel 4 yılda ilk defa Lucifer sayesinde ayağa kalkabilmiştir. Lucifer mucizesini Emanuel’i ayağa kaldırarak göstermiştir.
Sergio lazaro cortes:
Köyün rahibi.
Diğer oyuncular: Juana bravo lazaro, Fransisco bravo soto, Ivan bravo belmonte, Evangelina belmonte bajar, Fernando Silva, Jose Maria Bravo Lazaro, Pedro Aparicio Velasco, Rafael De la Rosa Trejo, Silviana Cortes, Javier Acosta Lazaro
Lucifer Filmi Teknik Detay:
Senarist : Gust Van Den Berghe
Yönetmen: Gust Van Den Berghe
Ülke: Meksika, Belçika
Türkçe Adı: Şeytan
Süre: 110 dakika
Çıkış yılı: 2014
Kamera: (renkli, tondoskop) Hans Bruch
Editör: David Verdurme
Ürün/ Kostüm tasarımı: Natalia Trevino
Sanat yönetmenleri: Pablo Garza, Natalia Trevino
Ses: Matthias Hillegeer
IMDb: 6,5
Lucifer Filmi Fragmanı:
https://www.youtube.com/watch?v=Ap2-WHF-OXQ