Roman Polanski’nin yönetmenliği yaptığı, Adrien Brody’nin başrolünü oynadığı Piyanist filmi, İkinci Dünya Savaşı zamanında geçmektedir. Film, bu dönem yaşanan olayları, tarihsel gerçeklikten kopmadan başarı ile anlatmaktadır. Almanya, Birinci Dünya Savaşı sonrası kurulmuş olan Polonya’yı, işgal etmiştir. Bu dönem, Almanya’da başta olan Nazi iktidarı, Yahudilerin öldürülmesi gerektiğini düşündüler. Ve Almanya’nın saldırması üzerine de, İkinci Dünya Savaşı patlak verdi. Piyanist filmi konusu da, bu dönemde yaşayan bir piyanistin gözünden, savaşın getirdiklerine bakmamızı sağlar.
Bu İçerik Spoiler İçermektedir..
Piyanist Filmi Konusu:
Film, 1939 yılını anlatır ve olaylar Varşova’da geçer. Bütün hikaye, Yahudi bir piyanist olan Wladyslaw Szpilman’ın gözünden anlatılır. Almanya tarafından, Polonya bombalanmaktadır. Bu esnada Wladyslaw Szpilman, Polonya Radyosu’nda piyano çalmaktadır. Annesi ile babasının yanı sıra, iki kız ve bir erkek kardeşi ile yaşayan Wladyslaw Szpilman, evine geldiğinde ailesini hazırlık yaparken bulur. Aile artık, gitmeye karar vermiştir. Wladyslaw Szpilman ise bunu reddeder. Eğer ölecekse bile evinde ölmek istediğini söyler. Gitmek ya da kalmak üzerine tartışıldığı sırada, radyodan sevindirici bir haber duyulur. İngiltere, Almanya’ya savaş açmıştır çünkü verdiği ültimatom dikkate alınmamıştır. Bunun yanı sıra, Fransa’nın da bu karara destek verdiği bildirilir. İngiltere ve Fransa’nın savaşa girmiş olması ailede bir umut doğurur. Bu sebeple, Varşova’da kalmaya karar verirler. Fakat umut uzun sürmez. Çünkü gerçekleştirilmeye başlanan uygulamalar, acı bir son ile yüzleşme yaşanacağının göstergesi gibidir.
Almanya, artık tüm birlikleri ile Varşova’yı işgal etmeye başlamıştır. Yahudilerin, sosyal hayata katılması, kafelere girip çıkması yasaklanır. Artık istedikleri her yerde yemek yiyemezler, yolda kaldırımlarda yürümek gibi bir hakları yoktur. Eğer kurallara uymazlarsa, hemen ceza alırlar. Üstelik Yahudiler, herkes tarafından tanınsın diye, kendilerine özel bir kol bantları ile gezmek zorundadır. Bu uygulama, iyice toplumdan dışlanmalarına neden olur. Para biriktirmeleri ise söz konusu değildir. Her Yahudi ailenin, en fazla iki bin Zlot bulundurma şansı vardır ve bu para yaşamaya yetecek bir meblağ değildir.
Sonra ilk olarak şehrin bir bölümü Yahudilere ayrılır, buradan sonra da toplama kamplarına gönderilme başlar. Szpilman, geçinmek için bir kafede çalmaya başlar ama bu uzun sürmez. Kırk iki yılına gelindiğinde, tüm Yahudilerin kamplara gitmesi zorunludur. Piyanistte, bu kamplara gidecekken, Yahudi bir polis memuru tarafından, sıraya girmekten kurtulur.
Filmin bundan sonraki aşaması, tüm bu eziyetler çekilip insanlar öldürülürken, Szpilman’ın nasıl saklandığını anlatıyor. Zaman zaman arkadaşlarından yardım isteyen, zaman zaman köle gibi çalışmak zorunda kalan Piyanist, pek çok kere ölüm ile burun burunu geliyor. Saklanacak bir ev bulduğunda, açlıktan ölecek hale geliyor. Şehrin her yeri ise bombalanmaya devam ediyor. Film boyunca, Szpilman’ın canını kurtarmak için katlanmadığı sıkıntı kalmıyor. Savaş bitmesine yakın zamanda, bir Alman askeri tarafından yakalanan Piyanist, öldürülmek yerine serbest bırakılıyor. Bu sayede savaşın sonunu görebilen Szpilman, üşümemek için Alman askerinin paltosunu giyip sokağa çıktığı sırada, neredeyse yanlışlıkla Polonyalılar tarafından vuruluyor. Ben Yahudiyim diye bağırdı sırada, ‘ Neden Alman askeri Paltosu giyiyorsun?’ sorusuna, bütün tükenmişliği ile cevap veriyor: ‘Çünkü üşüyorum.’
Yapım Yılı: 2002
Imdb Puanı: 8,5
Tür: Biyografi, Dram ve Savaş
Yapım: Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, Polonya
Aldığı Ödüller:
2002 – En İyi Erkek Oyuncu Akademi Ödülü
2002 – En İyi Yönetmen Akademi Ödülü
2002 – En İyi Uyarlama Senaryo Akademi Ödülü
2002 – Cannes Film Festivali Büyük Ödülü
2002 – BAFTA En İyi Film Ödülü
2002 – BAFTA En İyi Yönetmen Ödülü
Piyanist Filmi Fragmanı:
https://www.youtube.com/watch?v=itR0-I9idXk