2016 yılında gösterime giren animasyon filmi. Diğer animasyonlardan farklı olarak The Red Turtle’da diyalog bulunmuyor. Filmin yönetmenliği ve senaristliğini Michael dudok de Wit üstlenmiş. Bilindiği üzere Machael dudok de Wit 2005 yılında Father and Daughter isimli kısa animasyon filmi ilse Oscar kazanmıştı.
Eleştirmenlere göre The Red Turtle, kesinlikle sıradan bir animasyon filmi değil; hiçbir diyalog öğesinin bulunmaması, sanatsal çizimleri, hayali karakterleri ve soyut konusuyla birçok animasyona göre farkındalık yaratıyor. Film bu sene Oscar töreninde “yılın en iyi animasyon filmi” kategorisinde aday gösterilmiş ancak heykelciğe ulaşamamıştır. Kazandığı diğer ödül törenlerinden ve festivallerden bahsetmek gerekirse:
2017 Annie Awards: “En iyi Animasyon” dalında ödül kazandı.
2017 Atina Uluslararası Film Festivali: “En iyi film” ve “en iyi senaryo” dallarında ödül kazandı.
2016 Cannes Film Festivali: “Juri özel ödülü” dalında ödül kazandı.
2017 Uluslararası Sinefil Toplumlar Ödül Töreni: “En iyi animasyon” dalında ödül kazandı.
The Red Turtle Filminin Konusu:
The Red Turtle bir adada yalnız başına yaşayan ve bununla mücadele etmeye çalışan bir adamın hikayesini anlatıyor. Hikaye son derece yalın, iyi kurgulanmış bir yapıda izleyiciye sunulmuş. Karakterin içinde buhranı ve çaresizliği sözcüklere gerek olmaksızın anlatılmış. Hikaye baştan sona pek fazla orijinal görünmese de, işleyişi ile fark yaratabilir. Bunun dışında animasyon çekim teknikleri, renklerin ayarlanması, hikayeye göre şemalandırılması ve çizimlerin görüntü açıları The Red Turtle’un fantastik hikayesiyle örtüşüyor ve izleyicide leziz bir tat bırakıyor. Hikayeye gelince: Orta yaşlarda bir adam ıssız bucaksız bir adada yalnızdır. Adadan kurtulmak için çeşitli uğraşlar vermektedir; bunun için bambu ağacından yaptığı kayıkla sürekli bir çaba içerisindedir.. Ancak yaptığı kayıkla her kaçma girişimi bilmediği bir nedenden ötürü başarısız olur. Çünkü kayık okyanus ortasında belli bir yere geldiği zaman bilinmeyen bir nedenden dolayı parçalanmaktadır. Orta yaşlı adam buna çok sinirlenir ve defalarca dener. Son denemesinde kayığını kırmızı bir kaplumbağanın parçaladığını fark eder. Suyun içerisinde kaplumbağa ile mücadele etmeye çalışsa da kaplumbağa kendisini alt eder ancak herhangi bir zarar vermez.
Aradan günler sonra kırmızı kaplumbağanın sudan karaya çıktığını görür. Bunu fırsat bilip, eline bir ağaç parçası geçirerek kaplumbağaya saldırır, bununla da yetinmeyerek kaplumbağayı ters çevirir ve ölmesini bekler. Orta yaşlı adam ertesi sabah uyandığında kırmızı kaplumbağanın kırmızı saçlı bir kadına dönüştüğünü görür. İlk zamanlar buna alışmakta zorluk çekse de, sonradan onunla yakınlaşır. İkisinden bir erkek çocuk dünyaya gelir. Üçü birlikte mutlu mesut yaşarken, günün birinde okyanus suyu taşar ve adayı basar. Bu afetten onları kurtaran okyanustaki diğer kaplumbağalar olacaktır. Orta yaşlı adam bunun karşılığında oğlunu kaplumbağalara hediye eder. Kalan sürede okyanustan gelen kırmızı saçlı kadın ile birlikte yaşlanıp ölür. O öldükten sonra kırmızı saçlı kadın tekrar kırmızı kaplumbağaya dönüşür ve hikaye de burada sonlanmış olur.
The Red Turtle Filminin Karakterleri:
Filmde daha evvel de bahsettiğimiz gibi somut bir karakter bulunmuyor; sadece orta yaşlı bir adam ve onun hayal dünyasındaki diğer karakterler varlık sürdürüyor. Orta yaşlı adam o kadar yalnızdır ki zaman zaman halüsinasyonlar görür. Bu yüzden nelerin halüsinasyon, nelerin hayal, nelerin gerçek olduğunu bilinç dışında ayırt edemez. Hiçbir zaman ulaşamayacağını anladığı kaçış amacını gerçekleştirmekten vazgeçtiği için hayal kurar. Caretta Carettalardan birinin büyük bir kırmızı kaplumbağaya, kırmızı kaplumbağanın ise kırmızı saçlı kadına dönüşümünü hayal eder. Onun iki yaşamı vardır: Günlük ihtiyaçlarını karşıladığı ada ve hayalinde var ettiği ailesi…